İNTİBAH
:: Kültür Ve Sanat Dünyası :: Dersler :: Edebiyat
1 sayfadaki 1 sayfası
İNTİBAH
KİTABIN ADI | İNTİBAH |
KİTABIN YAZARI | NAMIK KEMAL |
YAYINEVİ VE ADRESİ | İNKILÂP VE AKA |
BASIM YILI | 1856 |
KİTABIN KONUSU:
Istırap ve göz yaşlarıyla dolu bir yaşam öyküsü
KİTABIN ÖZETİ :
Ali Bey , zengin bir ailenin tek çocuğudur. İyi bir öğrenim görür, on yaşına gelinceye kadar bir kaç dil öğrenir. Ancak zayıf bir karakteri vardır. Aldığı bilgilerin kişiliğinin gelişmesinde etkisi olmaz. Yirmi yaşlarında iken babası ölünce, keyfine göre yaşamaya kapılır. Çamlıca’da bir gezinti sırasında, güzel bir kadınla tanışır. Namuslu sandığı bu kadın, yosmanın biridir. Adı Mehpeyker’dir. Suriye’de çirkin işler yaparak zengin olmuş Abdullah Efendi isimli yetmiş yaşlarında, çiçek bozgunu çirkin bir ihtiyarla dost yaşamaktadır. Oğlunun böyle uygunsuz bir kadına gönlünü kaptırmasına üzülen annesi, Ali Bey’in mutluluğu için, eve Dilâşub adında güzel bir cariye alır. Yine de oğlunu bu kadının etkisinden kurtaramaz. Ali Bey bir gün yalıya gider, Mehpeyker’i evde bulamaz; kadın , dostu Abdullah Efendi ile buluşmaya gitmiştir. Bütün gece bekler, ertesi sabah yalıya dönen Mehpeyker’le kavga eder. Ayrılırlar. Ali Bey, gün geçtikçe Dilâşub’a ısınmaya başlar. Onunla evlenir. Bunu hazmedemeyen Mehpeyker, her şeyine göz yuman Abdullah Efendi ile bir plan hazırlar. Kızı hamamda gören kadınlardan vücudundaki benler hakkında bilgi edinir . Bir takım erkekler ağzından bunu Ali Bey’e duyurur. Ali bey, annesinin kendi namusundan emin olduğu kadar iffetinden emin olduğu Dilâşub’u acımasızca döver, kendisi de hastalanarak yatağa düşer. Kızı bir esirciye satarlar. Dilâşub’u Mehpeyker satın alır. Düşkün kadın kızın ahlâkını bozmak için çok uğraşmışsa da başaramaz. Ali Bey artık kendini tamamen sefahate verir, serveti elden çıkar, annesi bir kira evinde sefalet içinde ölür. Böyle iken, Mehpeyker’e dönmez. Ali Bey’i tekrar ele geçiremeyen Mehpeyker deliye döner. Ali Bey’i ortadan kaldırmayı düşünür. Hile ile Ali Bey Üsküdar’da bir bağ evine eğlence için çağrılr. Mehpeyker Dilâşub’u da oraya götürür. Dilâşub, Mehpeyker’in konuşmasından Ali Bey için hazırlanan komployu öğrenir. Olup bitenlerden habersiz davete gelen Ali Bey’e durumu bildirir. Adam pencereden bir çarşafa sarılıp kaçar. Karakola haber verir. Bu esnada onun paltosunu giymiş olarak bekleyen Dilâşub, Ali Bey zannedilerek bıçaklanarak öldürülür. Ali Bey’in yaşadığını öğrenen Mehpeyker hâla tatmin olmamıştır. Ali Bey’e bir darbe daha vurmak için kendisini nasıl tuzağa düşürdüklerini bir bir anlatır. Çok öfkelenen Ali Bey Mehpeyker’i oracıkta öldürür. Kendisi de hapishanede zavallı annesi ve Dilâşub’a vermiş olduğu zulmün azabı içinde kederinden can verir.
KİTABIN ANAFİKRİ:
Karar vermeden önce çok iyi düşünün, lâkin “Son pişmanlık fayda vermez.”
OLAYLARIN ve ŞAHISLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Ali Bey:Zengin bir ailenin tek evlâdıdır. Fazlaca sinirli ve kanı oynak biridir. Aldığı iyi terbiye sayesinde hiddetini bir yere kadar yenebilir gözükse de herhangi birşeye esirlik derecesinde düşkünlüğü vardır.
Ali Bey’in Babası:Çok okumuş kültürlü ve bilgili bir insandır. Oğlunun en büyük eksiklerinden inatçılık huyunu onun karakterinden silmeye çok uğraşmıştır; fakat buna imkân göremediği için o eğlimini öğretim ve eğitim alanına kanalize ederek, oğluna faydalı bir silah kazandırmak istemiştir.
Ali Bey’in Annesi:Oğlunu iyi tanıyan akıllı ve şevkatli bir annedir. Oğlu yüzünden sefalet içinde ölürken bile hayır duasını eksik etmemiştir.
Abdullah Efendi: Mehpeyker’in bütün gelirini sağlayan adamdır. Mehpeyker’e son derece tutkun olan bu adam Suriye’nin en ahlâksız, en alçak adamıdır.
Dilâşub:Ali Bey’in eşidir. Son derece namuslu , temiz ve güzel bir kadın sadık bir eştir.
KİTAP HAKKINDA ŞAHSİ GÖRÜŞLER:
Namık Kemal’in toplumla aile yaşamımızın aksak yanlarını işleyen töresel roman <<İntibah>>la romantizmin etkisindedir. Duyguıya fazla yer verilir. Dili ağır ve anlaması bu yüzden biraz güçtür.Herkese tavsiye edilebilir realist bir kitaptır.
KİTABIN YAZARI HAKKINDA BİLGİ:
Namık Kemal; vatan şairlerimizin en büyüğüdür. Tekirdağ’da doğdu(21 Aralık,1840). Babası müneccim başı Mustafa Asım’dır. İki yaşında annesi Fatma Zehra Hanım’ı kaybedince, anne babası Abdüllatif Paşa’nın yanında özel bir öğrenim görerek Kars’a, Sofya’ya gitti. İstanbul’a geldiği zaman(1857) Fransızcayı öğrenmiş, divan edebiyatı yolunda küçük bir divan dolusu şiirler yazmış bulunuyordu. Şinasi ile tanışarak Tasvir-i Efkâr Gazatesi’ne yazmaya başladı. Yazıları ulusun gözünü açacak, istibdat idaresini yıkacak nitelikte olduğu için gazete kapatıldı, yazarları sürgün edildi. Namık Kemal, Ziya Paşa ile birlikte Paris’e kaçmak zorunda kaldı. Hürriyet Gazete’sini Londra’da çıkardı(1868). Af çıkınca İstanbul’a döndü(1870). İbret Gazete’sini çıkarmaya başladı. <<Vatan yahut Silistre>> piyesinin yarattığı heyecan üzerine, Kıbrıs’ta Magosa zindanına sürüldü(1873) oradan Midilli adasına sürüldü. Sakız adalarında zatürreden öldü(2 Aralık, 1877).
judocu kezo- Co Admin
-
Mesaj Sayısı : 1086
Yaş : 33
Nerden : KAFESLERDEN
Güç :
Aktiflik :
Ruh Hali :
Takımı :
Kayıt tarihi : 15/02/08
:: Kültür Ve Sanat Dünyası :: Dersler :: Edebiyat
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz